MUHSİN BAŞKAN SENİ UNUTMADIK !.. UNUTTURMADIK !… Bilindiği gibi 25 mart 2009 da Büyük Birlik Partisi’nin genel başkanı , Türk İslam Davası’nın Liderimiz sayın:Muhsin YAZICIOĞLU muamma bir kaza veya suikast sonucu şehadet şerbetini içmiştir, geçen 2 sene boyunca yetişen ALPERENLER ve BBP liler asla Muhsin YAZICIOĞLU’nun izinden ayrılmamış ve davamıza bir o kadar daha sıkı sarılmıştır.Lakin ömrü boyunca devletten yana taraf olmuş,suçsuz yere en ağır işkencelerle dolu mamaklarda yatmış buna rağmen ne devletini nede bir başkasını avrupaya şikayet etmemiş kendisine bu konu sorulduğunda “ BEN DEVLETİMİ VE MİLLETİMİ ELİN GAVURUNA ŞİKAYET ETMEM, BU ARIZANIN GİDERİLMESİ İÇİN BAŞKA MUHSİNLER SUÇSUZ YERE ÖMRÜNÜ HAPİHANELERDE TÜKETMESİN , DEVLET İLE MİLLET BARIŞSIN DİYE SORUNU KÖKTEN ÇÖZMEKTİR BENİM HEDEFİM” demiştir. Evet, tam tamına 2 sene geçti o helikoptere bineli, o günden bu yana ne milletin vicdanında nede devletin resmi kuruluşlarında hala bu olay aydınlatılamadı. Cevapsız sorular birbirini kovalarken, her gün başka bir detay çıkarken cumhurbaşkanımızın emri ile devlet denetleme kurumu olayın üstüne giderken, bu olaya özel savcı atanırken birden bire ulaştırma bakanı BİNALİ YILDIRIM “KAZADAN KAZA ÇIKARMAYIN” diyerek bir ucube tutum sergilemiş bizler gibi milyonlarca insanın tepkisini çekmiştir. Sonradan özür dilemesi veya arka arkaya durumu kurtarmaya yönelik açıklamalar yapması ise beyhude işler olarak nitelendiriyoruz. Muhsin YAZICIOĞLU siyasi ve ahlaki yaşantısıyla ömrü boyunca DİK YÜRÜMÜŞ, DOĞRU KONUŞMUŞ, DÜZ OLMUŞTUR birilerine yaranacağım diye, kıvırmamış bildiğinden ve davasından geri adım atmamıştır. Bu siyasi arenada çakallarla girdiği mücadele’den tek başına bir BOZKURT nidasıyla kimseye yem olmamış ve kimseyi de yem olarak da görmemiştir. Bunun örneği pek çoktur, gün gelmiş iktidara en ağır konuşan olmuş, gün gelmiş iktidarın yaptıklarını ayakta alkışlayan olmuş yani doğruyu kim yaparsa yapsın eğer devletin ve milletin hayrına ise destek vermiş yok eğer yapılan yanlış veya eksik ise iktidarın karşında durmayı bilmiştir. İşte bizim gözümüzde siyaseti politikadan ayıran en önemli özelliklerden birisidir bu, maalesef bu özeliği Muhsin YAZICIOĞLU’ UNDAN başkasında göremedik. Konuşurken, çalışırken, kararlar alırken asla kendisinin veya partisinin hesapları doğrultusunda yapmaz,bilakis hayırlarda acele eder hep milletimizin geleceği hakkında hesaplar yapardı. İşte yüce Türk milleti de, bunun farkında olduğundan cenazesinde milyonlar buluştu, mecliste ilk defa tekbir sesleri ile bir cenaze uğurlandı, tüm kuvvet komutanları, gelmiş – geçmiş tüm siyasi parti başkanları,sınır gözetmeksizin tüm Türk dünyasının eşsiz liderleri, dünyadaki mazlumların temsilcileri, memleketimizin kuzeyinden – güneyinden, doğusundan – batısına kadar herkes tarafgirliğini bırakıp BİRLİK OLDULAR işte rahmetli liderimizin özlem duyduğu hep dile getirdirdiği “ADRİYATİKTEN ÇİN SEDDİNE KADAR, BAŞI AÇIK VEYA KAPALI ,ÖZGÜRCE HERKESİN BİRBİRİ İLE KARDEŞÇE YAŞADIĞI BİR ÜLKE HAYAL EDİYORUM” dediği birlik 25 mart 2009 da maalesef cenazesinde vuku buldu.Yine biliyoruz ki “ ALLAH YOLUNDA ÖLDÜRÜLENLERE,ÖLÜ DEMEYİNİZ ONLAR DİRİDİRLER SİZ BİLMEZSİNİZ” ayetin tecellisine imanımız ve güvenimiz tamdır.Hayatı boyunca İslam için mücadele eden liderimiz ufak bir ihtimal dahi olsa kaza sonucu vefat etmişse de çabasının niyeti ile şehit olmuştur, eğer bir kirli ellerin suikastları sonucu ölmüşse de şehit olmuştur ki bu MUHSİN YAZICIOĞLU ve bizler için en yüksek rütbedir. Liderimiz Muhsin YAZICIOĞLU ve 5 arkadaşına ALLAH tan rahmet diliyoruz. Okunan binlerce hatimi önce peygamberimize ve tüm şehitlerimize hediye ediyoruz, ALLAH tüm ölmüşlerimize rahmet etsin