12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği İle Mücadele Günü sebebiyle, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Hilmi Uzun basın açıklamasında bulundu; ”Çocuk işçiliğine karşı küresel kampanyaya desteği artırmak amacıyla yılda bir kez düzenlenmektedir. Bu gün, çocuk işçiliğine karşı tüm dünyada gittikçe büyüyen hareketin hızlanmasına katkı sağlamak amacını da taşımaktadır.Geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımızın, eğitim görmesi ve geleceğe hazırlanması gereken bir dönemde sağlık ve güvenliklerini, sosyal ve fiziksel gelişmelerini olumsuz yönde etkileyen çalışma yaşamında bulunmaları bizim için kabul edilebilinir bir durum değildir. Çocukların özellikle zor koşullar altında uzun süreler için çalıştırılması ruhsal ve bedensel sağlıklarını olumsuz yönde etkilemektedir. Çocuk işçiliğinin temelinde; Öncelikle yoksulluk olmak üzere, aşırı nüfus artışı, kırdan kente yoğun göç, eğitim sistemindeki aksaklıklar, istihdamın yetersizliği, gerekli toplumsal bilincin oluşmaması, ailelerin eğitimsizliği gibi birçok sosyal ve ekonomik neden bulunmaktadır. Ülkemizde çocuk işçiliğine yönelik etkinlikler, UNESCO tarafından 1979-Dünya Çocuk Yılı ilan edilmesiyle yeni bir boyut ve hareketlilik kazanmıştır. Bu suretle 1980’lerde ülkemizde çocuk işçiliği araştırmaları yapılarak çeşitli yayınlar ile bu konuya dikkat çekilmeye başlanmıştır. Türkiye, 1992 yılında ILO tarafından başlatılan IPEC-Çocuk Emeğinin Sona Erdirilmesi Uluslararası Programına da aynı yıl dahil olarak bu konuda kararlılığını göstermiş ve yürütülen çalışmaların sonuçlarını almaya başlamıştır. Çocuk işçiliğinin olmadığı bir geleceğe ulaşmamız mümkündür. Böyle bir gelecek ülkemiz için de erişilebilir bir hedef haline gelmiştir. Çocuk işçiliği ile mücadele konusunda önemli ilerleme kaydedilmektedir. Ülkemizde bu alanda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bağlı olarak hizmet veren sosyal hizmet merkezleri vardır.Sosyal hizmet merkezimizin çalışmaları; Sokakta alan taraması ve karşılaşılan çocuklarla görüşme, merkeze ve merkezde ilgi alanı doğrultusunda bir etkinliğe yönlendirme, müzik, koro, futbol, satranç, hentbol, seramik ve cam füzyon çalışmaları, el sanatları (takı, ahşap boyama), folklor, resim, bilgisayar ve İngilizce kursları, okuma ve ödev araştırma etkinliği, aile ziyareti, inceleme ve görüşmeleri, aile eğitimi ve topluma yönelik farkındalık oluşturma seminerleri, sergiler, özel gün ve haftalarda koro ve folklor gibi sunumlardır. Bilindiği üzere sokakta çalışan çocuklar aileleriyle etkili bağı olmayan, zamanının büyük bölümünü ebeveyn gözetiminden uzak, beslenme, hijyen ve güvenlik gibi temel ihtiyaçlarından yoksun olarak- çalışmak zorunda kalmaktadırlar.İlimizde yaz dönemlerinde, akademik öğrenim takviminin sonlanmasıyla sokakta çalışan çocuk sayısında gözle görünür bir artış yaşanmaktadır.Bu çocukların büyük oranda ilimize göçle gelen, ekonomik ve eğitim düzeyi düşük, sosyal güvence dışında daha çok geçici işlerde çalışan ailelerin çocukları olduğu bilinmektedir. Sorunla mücadele sorunun oluşmasında etken olan bu nedenlere dönük sosyal politikalarla mümkün olabilecektir. Kişisel olarak yapabileceklerimizin başında devletin sorun alanına dönük politika ve kaynak üretmesi konusunda savunuculuk faaliyetlerine destek vermek sayılabilir.Bunun dışında çocuklardan alış veriş yapmamak, -tanıklık ettiğimiz durumlarda- istismara maruz kalmalarına müdahale etmek ve bu alanda çalışan sivil toplum kuruluşlarına –ulusal/yerel düzeyde- kişisel destek vermek de anlamlı olacaktır. 12 Haziran’da tüm dünya çocuklarıyla birlikte bizim çocuklarımızın da sokaklardan, tarlalardan, ağır ve tehlikeli işlerden kurtulmaları için, eğitimleri için, daha güzel bir dünyada çocukluklarını özgürce yaşamaları için kamuoyunun dikkatini çekmek istiyoruz” dedi.
Benzer Haberler
Gündemden Haberler
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.