Yalova Ülkü Ocakları’ndan3 Mayıs Milliyetçiler Günü Açıklaması Yalova Ülkü Ocakları Başkanı Uğur Polat 3 Mayıs Milliyetçiler Günü dolayısıyla bir açıklamada bulundu.Polat açıklamasında ; “Türk milliyetçiliği tarihinin bizce mihenk taşlarından olan ve aziz milletimizin yiğit ve cefakâr evlatları Türk milliyetçileri için manası çok yüksek olan 3 Mayıs 1944’ün 67. yıldönümünü yaşıyoruz.1944 şartlarını göz önüne getirdiğimizde; bir yanda ülkemizi ve tüm dünyayı tehdit eden yayılmacı ve zalim komünist anlayışa, diğer yanda da her türlü farklı sesi susturmayı kendine şiar edinmiş bir iktidarın anti-demokrat tutumuna rastlamaktayız.Dönemin iktidarının farklı fikir ve düşüncelere gösterdiği tahammülsüz tutuma rağmen, Sovyet emperyalizminin esiri ve maşası durumundaki zihinlerin devlet içerisinde kadrolaşmasına göz yumulmuş, bölücü ve komünist faaliyetler bu dönemde ülkemizi karanlığa sürükleyebilecek bir boyut ve hız kazanmıştır. İşte böyle bir dönemde; ömrünü milletine ve inandığı değerlere adamış büyük dava adamı Hüseyin Nihal Atsız ve diğer Türk milliyetçisi mütefekkirler, ülkemizin karşı karşıya bulunduğu tehlikelere dikkat çekmiş, devlet yöneticilerine ve necip milletimize tarihi uyarılarda bulunmuşladır.Ülkemizin üzerindeki karanlık, bu tarihi ikazdan çok ürkmüş ve Atsız Bey’i çeşitli mesnetsiz iftiralarla linç etmek, onun şahsında Türk milliyetçiliğini ve Türklük ateşini mahkûm etmek istemiştir. Fütursuzca bir tiyatro sergilenmiş ve Atsız Bey’e dava açılmıştır.Ancak; Türk milliyetçiliğini Türk yurdunda susturmak isteyip, Atsız Bey’i öz vatanında parya haline getirmek isteyen ihanet çevrelerinin yanıldığı Atsız Bey’in duruşma gününde anlaşılıyordu. 3 Mayıs 1944’te, tarih bir kez daha başrolünde Türk milliyetçilerinin olduğu bir destana şahitlik ediyordu. Türk gençliği, bölücü ve yıkıcı akımların ortaya çıkardığı tehdidi fark ederek Türk milliyetçiliğine ve Atsız Bey’e olan desteğini şairane bir biçimde ortaya koymuştur. 3 Mayıs 1944’te Türk gençliği, komünist ve materyalist akımlara karşı, Türk vatanında Türklüğü yargılamak isteyenlere karşı, bağımsız bir Türk Dünyası için haykırmıştır. 3 Mayıs 1944’te baskıcı siyasal koşullara rağmen Türk milliyetçileri, ülkemizde sivil ve demokratik muhalefetin ilk örneğini vererek Türk demokrasisine çok önemli bir katkıda bulunmuşlardır.3 Mayıs 1944, merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey’in de aralarında bulunduğu inançlı bir grubun, Türk milliyetçiliğini bir fikir ve duygu olmaktan çıkarıp “hareket” haline getirdiği tarihtir. Ancak 3 Mayıs, Türk milliyetçileri için işkence ve cefayla dolu bir dönemin de başlangıcı olmuştur.Türk milliyetçileri milletinin menfaatlerini ve soydaşlarının bağımsızlığını savundukları için büyük eziyetler çekmiş; Türk milliyetçisi olmanın bedelini işkencelerle ödemişlerdir. Ancak; baskılar milliyetçilerin inançlarını ve sevdalarını azaltmamış aksine daha da güçlendirmiş; işkencehaneler Türklük ateşiyle inleyen gür seslerle yankılanmıştır. O günlerde milliyetçi kahramanların fedakârlıkları ve inançlarıyla vatan toprağına ektikleri tohumlar yeşermiş ve Türk milliyetçiliği gün geçtikçe güçlenerek bugünlere gelmiştir.Ancak bugün de Türk milliyetçilerine karşı var olan düşmanlığın azaldığını söylemek oldukça güçtür ve yine bugün de, Türk milletinin birliğinden ve vatanın bütünlüğünden rahatsız olan ihanet odaklarının karşısındaki yegâne güç Türk milliyetçileridir. Bu nedenle Türk milliyetçiliği ve milliyetçiler bugün de hedef tahtasındadır.İyi bilinmelidir ki; Türk milliyetçilerinin gayrı milli unsurlara karşı bugüne kadar gösterdiği net tavırda herhangi bir değişiklik olmamıştır. Bugün de aziz milletimize kast eden her türlü ihanetin karşısında Türk milliyetçileri yıkılmaz bir bent olarak durmaktadır. 67 yıl önceki 3 Mayıs ruhunun bugün de içimizde olduğundan hiç kimsenin şüphesi olmamalıdır. Bu duygu ve düşüncelerle başta merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey ve büyük dava adamı Atsız Bey olmak üzere 3 Mayıs 1944’ün tüm kahramanlarını şükran ve minnetle anıyor; aziz milletimizin ve Türk milliyetçilerinin bu tarihi gününü kutluyoruz.”dedi.