Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışı, yeni bir siyasal oluşumun ilk ve çarpıcı adımıdır. 23 Nisan 1920’de gerçekleşen olay, tarihin yeniden yazılmasıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi 90 yıl önce bugün açılarak, Milli Mücadelemizi başarıya ulaştırmış ve milletimizin başının eğdirilemeyeceğini bir kez daha bütün dünyaya göstermiştir. Meclisimiz, Milli İradeden aldığı güçle, Büyük Atatürk’ün önderliğinde bağımsızlık mücadelemizi başarıya taşımış ve milletimizin en büyük çağdaşlaşma hamlesi olan Cumhuriyetimizi kurmuştur. Toprakları işgale uğramış, esarete mahkûm edilmek istenen Milletimizin yokluklar içerisinde var ettiği Meclisimiz, Mili İradenin kalbinin attığı yer olmuştur. Destansı mücadeleler sonucunda bizlere emanet edilen ülkemizin, daha özgür, daha demokratik bir yapıya kavuşması için Meclisimizin büyük bir özveri ve gayretle çalıştığı bilinmelidir. Yüce Meclisimiz, 90 yıl önce olduğu gibi bugün de demokrasimizin kalbi, milletimizin ümit kaynağıdır. Cumhuriyetimizin, demokrasimizin, devletimizin ve geleceğimizin en büyük güvencesidir Çocuklara armağan edilen ve tek evrensel bayram olma özelliğini taşıyan 23 Nisan, Türkiye Cumhuriyeti’nin çocuklarımızın ve gençlerimizin omuzlarında yükseleceğine olan inancın ifadesidir. Geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımızın özgür düşünceli, kendi başına karar verebilen, sorgulayan, hayatın güçlükleri ile baş edebilecek ölçüde donanımlı ve yetenekli gençler olarak yetiştirilmeleri ortak hedefimizdir. Bu duygu ve düşüncelerle, Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Birinci Meclisimizin kahraman üyelerini ve milli mücadelede emeği geçmiş olan herkesi en derin saygı ve rahmetle anıyorum. Bugüne anlam katan aydınlık yarınlarımızın güvencesi çocuklarımızın bayramını en içten duygularla kutluyor, sevgiyle selamlıyorum.